Doğu Anadolu Gazeteciler Cemiyeti (DAGC) Başkanı Ayhan Türkez, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) 17. Zirve Toplantısı’nın arkasından bölgenin geleceğine ışık tutan mühim açıklamalarda bulunmuş oldu.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in ev sahipliğinde Hankendi’de gerçekleşen zirvede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmasına atıfta bulunan Türkez, bilhassa Zengezur Koridoru’nun sosyo-ekonomik tesirleri ve bölgesel kalkınma potansiyeline dikkati çekti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın vizyonu ve EİT hedefleri
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın EİT 17. Zirvesi’nde yapmış olduğu konuşmayı değerlendiren Başkan Türkez, Erdoğan’ın “Teşkilatımızın önümüzdeki 10 yılını şekillendirecek ekonomik işbirliğinin stratejik hedefleri 2035 belgesinin bizler için aynı zamanda bir yol haritası sunacağını düşünüyorum” ifadelerinin önemini altını çizdi. Türkez, bu vizyon belgesinin ekonomik ve ticari işbirliğinin ilerletilmesini temel beklenti olarak ortaya koyduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, gezim alanındaki işbirliğine de değindiğini hatırlatan Türkez, 2025 yılı gezim başkenti Erzurum’da meydana getirilen 6. Turizm Bakanları Toplantısı’nda alınan kararların yol gösterici olacağını ve Şuşa’nın 2026 yılı EİT gezim başkenti seçilmesinin önemini dile getirdi.
Kardeş kent Şuşa
Erzurum Büyükşehir Belediyesi ile Şuşa arasındaki kardeş kent protokolünün de bu işbirliğini pekiştireceğini ekledi. Türkez ek olarak, Erzurum ve Şuşa içinde medya mevzusunda da karşılıklı ortaklaşa iş yapma hedefinde olduklarını açıkladı.
Zengezur, bölgesel dönüşümün anahtarı olacak
44 günde gerçekleşen Karabağ Zaferi’nin arkasından bölgenin sosyo-ekonomik gelişim ve değişiminde en mühim unsurlardan birinin Zengezur Koridoru olacağını ve bu projenin bölgesel dönüşümün anahtarı olacağını kaydeden Türkez, bu koridorun açılmasının getireceği yararları detaylı bir halde deklare etti:
Zengezur koridorunun sosyo-ekonomik tesirleri
Her şeyden ilkin internasyonal bağlantıları etkinleştirecektir. Mesela, Süveyş Kanalı ve Cebelitarık Boğazı benzer biçimde yollar vasıtasıyla okyanuslardan gelen ürünlerin İzmir, İstanbul ve Trabzon limanları vasıtasıyla demiryoluna aktarılması mümkün olacak böylece “denizden ve Demirden İpek Yolu” ortaya çıkarak kıtalararası etkileşimler artacaktır. Bu gelişmeler, Türkiye’nin kara ve demiryolu etkinliğini artıracaktır.
Zengezur Koridoru’nun açılması, Kars-Tiflis-Bakü Demiryolu’nun alternatif ve ikiz kardeşi durumundaki yapımına başlanan Kars-Iğdır-Nahcivan Demiryolunun Bakü’ye bağlanmasını sağlayarak Türkiye ile Azerbaycan ve öteki Türk Cumhuriyetleri arasındaki gezim ve ticari faaliyetleri artacaktır. Mesela bugün itibarıyla ortalama 7,5 milyar dolar olan Türkiye ile Azerbaycan arasındaki dış tecim hacminin 15-20 milyar dolara çıkması mümkün olacaktır. Aynı şekilde öteki ülkeler ile olan tecim de pozitif yönde etkilenecektir. Ayrıca, Avrupa’dan Çin’e kesintisiz demiryolu ulaşımının da etkinliği artacaktır.
Ermenistan’ın işgal süreci süresince yakıp yıktığı ve yerle bir etmiş olduğu Karabağ şehirlerinin inşası kolaylaşacaktır. Şundan dolayı dünyada oldukça etkin konuma haiz Türkiye müteahhitlik hizmetleri bu bölgeye düşük maliyetle ulaşarak inşa sürecini kolaylaştıracaktır.
Koridorun açılması, Azerbaycan ve Türkiye’nin uyguladığı politikaların etkinliğini ispatlayacağı için hem Türk Dünyası ülkelerinin hem de komşu ve öteki ülkelerin Azerbaycan ve Türkiye’ye ilgisi artacaktır.
Zengezur Koridoru, bu koridorun bağlandığı Türkiye’nin Doğu Anadolu Bölgesi’nde ve Azerbaycan tarafındaki topraklarda gerçekleştirilmesi mümkün olan “organik tarım” ve “organik hayvancılık” üretimini destekleyecektir. Bu koridor ile Türkiye ve Azerbaycan içinde “organik tarım” ve “organik hayvancılık” koridoru oluşabilecek ve bu yolla her iki ülke de ticari kazançlar elde edebileceklerdir.
Koridorun toplumsal ve kültürel etkileşimleri artıracağı da şüphesizdir. Mesela, Zengezur Koridoru’nun açılması ile Türk Dünyası ülkelerinin “Ortak Nevruz Festivali” düzenlemesi, eğitim ve sıhhat alanındaki ilişkilerinin gelişmesi mümkün olacaktır. Yine yeni gezim rotalarının ortaya çıkmasına sebep olacaktır. Mesela, Türkiye’nin Doğu Anadolu Bölgesi bağlantılı Nahcivan ve Karabağ turları düzenlenmesi mümkün olacaktır.
Bu koridor Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ulaşım maliyetlerini düşürerek Turizmin artışına sebep olacaktır. Mesela, Nahcivan’dan Bakü’ye tayyare ile gidiş-dönüş ortalama 4-5 bin TL’dir. Demiryolu ile bu maliyet ortalama 1000 TL civarına düşecektir. Bu durum iki ülke arasındaki genel turizmi pozitif yönde etkileyeceği benzer biçimde bilhassa Erzurum benzer biçimde şehirlere olan sıhhat turizmi ilgisini de artıracaktır.
Zengezur Koridoru ve bağlantılı olarak Kars-Iğdır-Nahcivan demiryolunun tamamlanması, Doğu Anadolu Bölgesi’nin kalkındırılması çabalarında Türkiye’nin işini kolaylaştıracaktır.
Koridorun açılması, uzun dönemde Tebriz-Erzurum-Trabzon, Erzurum-Tebriz-Aşgabad demiryolu bağlantısı benzer biçimde yeni demiryolu ağlarının inşasını tetikleyecektir. Şundan dolayı, denizyolu bağlantısı olmayan ülke yada bölgelerin kalkındırılmasının ikinci temel yolu demiryolu ağının etkinleştirilmesidir.
Bu koridorun açılması durumunda, ortaya çıkacak öteki bir netice; Türkiye-Ermenistan Sınır Kapılarının açılması olacaktır. Bu şekilde bir gelişme tüm Doğu Anadolu Bölgesi ve onun merkezinde yer edinen Erzurum için ciddi etkileşimler ortaya çıkaracaktır. Bu süreç Azerbaycan ile ortaklaşa iş yapılarak yönetilmesi ihtiyaç duyulan bir mevzudur.
Sonuç olarak Zengezur Koridoru, hem bölge hem Türkiye geneli hem de Dünya ülkelerini sosyo-ekonomik açıdan ilgilendirecek gelişmeler ortaya çıkarabilecektir. Bu nedenle, bölge basınının ve ilgili tüm kurum ve kuruluşların bu önemi dikkate alarak hareket edip, etkili politikaların belirlenmesine katkı yapmaları gerekir. Doğu Anadolu Gazeteciler Cemiyeti olarak bu şekilde mühim mevzuları bölgemiz ve ülkemiz için herdaim gündeme getirmeye devam edeceğiz.